top of page

Cardiology

Kardiyoloji cihazları, kalp ve dolaşım sistemi ile ilgili tanı ve tedavi amacıyla kullanılan tıbbi cihazlardır. Bu cihazlar, kalp hastalıklarının teşhisini yapmak, kalp fonksiyonlarını izlemek ve tedavi süreçlerini yönlendirmek için kullanılırlar. Kardiyoloji cihazları, hastaların sağlık durumunu belirlemeye ve kalp hastalıklarını takip etmeye yardımcı olur.

Önemli kardiyoloji cihazları arasında şunlar bulunur:
ECMO
Neden ECMO kullanılır?

ECMO, solunum veya dolaşım sistemi yetmezliği gibi durumlarda, geleneksel tedavi yöntemlerinin yetersiz kaldığı veya etkili sonuçlar alınamadığı durumlarda kullanılır. Örneğin, ağır akut solunum sıkıntısı (ARDS), akciğer enfeksiyonları, solunum yolu yaralanmaları veya akut kalp krizleri gibi durumlarda ECMO hayat kurtarıcı bir tedavi seçeneği olabilir.
Çapa 2
Venoarteriyal (VA) ve Venovenöz (VV) ECMO ECMO, iki temel kategori altında sınıflandırılır:

Venoarteriyal (VA) ECMO ve Venovenöz (VV) ECMO. VA ECMO, hastanın vücudundan oksijenli kanı alıp oksijenlenmiş kanı arterlere geri göndererek hem kalp hem de akciğer desteği sağlar. VV ECMO ise sadece akciğer desteği sağlamak için venöz sistemdeki kanı oksijenleyerek geri gönderir.
ECMO Süreci

ECMO, genellikle büyük bir kanülün (tüp) hastanın boyun, göğüs veya kasık damarlarına yerleştirilmesiyle başlar. Kanül, hastanın kanını dolaşım sisteminden dışarı çıkarır ve ECMO sistemine yönlendirir. Burada kan, oksijenlenirken karbondioksit uzaklaştırılır ve ardından vücuda geri pompalanır.
  1. ECMO'nun Riskleri
     

    • Kanama riski: ECMO sürecinde kullanılan antikoagülanlar nedeniyle kanama riski artar.

    • Enfeksiyon riski: ECMO cihazına bağlı olarak enfeksiyon gelişebilir.

    • Damar yaralanmaları: Kanül yerleştirme işlemi sırasında damarlarda yaralanma oluşabilir.

       

  2. ECMO ve Yenidoğanlar Yenidoğanlarda, erken doğum veya doğum sonrası sorunlar nedeniyle solunum veya dolaşım sıkıntıları gelişebilir. ECMO, bu durumda tedavi seçeneklerinden biri olarak kullanılabilir.

F2RKKsoXUAUSq3S.jpg
ECMO'nun Geçici Olarak Uygulanması

ECMO, genellikle geçici bir tedavi yöntemi olarak kullanılır. Hastanın durumu düzeldiğinde veya temel sorun tedavi edildiğinde, ECMO desteği kademeli olarak azaltılır ve hastanın doğal solunum ve dolaşım sistemine dönmesine izin verilir.

SONUÇ;

ECMO, son derece karmaşık bir tedavi yöntemidir ve deneyimli bir multidisipliner ekip tarafından uygulanmalıdır. Kardiyologlar, cerrahlar, yoğun bakım uzmanları ve ECMO eğitimi almış hemşirelerden oluşan bir ekip tarafından yönetilir. ECMO'nun kullanılması, hayatı tehdit eden durumlar için umut verici bir tedavi seçeneği sunsa da, her hasta için uygun olmayabilir ve riskleri göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle, ECMO uygulanacak hastalara dikkatli bir şekilde karar verilmelidir.

Kalp Akciğer Makinesi: Kalp Cerrahisinde Yaşam Desteği Sağlayan Teknoloji

kalp akciğer makines
EXPrJNvXgAASJa7.jpg

Kalp Akciğer Makinesi Nedir?
 

Kalp akciğer makinesi, kalp cerrahisinde kullanılan hayati bir cihazdır. Ameliyat sırasında kalp ve akciğerlerin fonksiyonlarını geçici olarak yerine getiren bu teknoloji, hastanın hayatını desteklemeye yardımcı olur.

Kalp Akciğer Makinesi Nasıl Çalışır?

 

Kalp akciğer makinesi, kan dolaşımını ve solunumu kontrol etmek için özel olarak tasarlanmıştır. Ameliyat sırasında hastanın kalp ve akciğerleri devre dışı bırakılır ve kanı vücut dışına alarak oksijenlenmesi ve temizlenmesi sağlanır. Ardından, temizlenmiş ve oksijenlenmiş kan tekrar hastanın vücuduna geri verilir, böylece vücuttaki organların ve dokuların beslenmesi devam eder.

Hangi Durumlarda Kalp Akciğer Makinesi Kullanılır?

 

Kalp akciğer makinesi, kalp cerrahisinde yaygın olarak kullanılır. Kalp kapağı ameliyatları, kalp damarlarındaki tıkanıklıkların giderilmesi, kalp nakli ve diğer ciddi kalp hastalıklarının tedavisi için kullanılır. Ayrıca, ameliyat sırasında kalp atışlarının durması durumunda hastanın hayatını desteklemek amacıyla da kullanılabilir.

Kalp Akciğer Makinesinin Avantajları ve Riskleri
 

Kalp akciğer makinesi, kalp cerrahisinde birçok avantaj sağlar. Kalp ve akciğer fonksiyonlarını geçici olarak yerine getirerek ameliyatı daha güvenli ve başarılı hale getirir. Ancak, bu teknoloji bazı riskler de taşır. Kan pıhtılaşması, kanamalar ve enfeksiyonlar gibi potansiyel risklerin yanı sıra, bazı hastalarda makineye bağlı komplikasyonlar ortaya çıkabilir.

F2S2uHdWwAEMOJt.jpg

Gelecekteki Gelişmeler ve Kalp Akciğer Makinesi
 

Tıp alanındaki teknolojik ilerlemelerle birlikte, kalp akciğer makinesinin tasarımı ve kullanımı sürekli olarak geliştirilmektedir. Daha güvenli ve etkili teknolojilerin geliştirilmesi, kalp cerrahisindeki başarı oranlarını artırabilir ve hastaların iyileşme süreçlerini hızlandırabilir. Gelecekteki gelişmelerle birlikte, kalp akciğer makinesinin daha yaygın ve yaygın kullanımı beklenmektedir.

İntraaortik Balon Pompası: Kalp Hastalıklarında Hayat Kurtaran Bir Cihaz

intraaortik
1681770441845.jpg

İntraaortik Balon Pompası Nedir?
 

İntraaortik balon pompası, kalp hastalıklarının tedavisinde kullanılan hayati bir cihazdır. Kalp cerrahisinde ve kritik durumlarda, kalp yetmezliği, miyokardiyal enfarktüs ve diğer kalp problemleri olan hastaların hayatını kurtarmak ve desteklemek için kullanılır. Bu cihaz, kalp ve damarlar arasında, özellikle aort bölgesinde yerleştirilen bir balon ve bu balonu şişirip indiren bir pompadan oluşur.

İntraaortik Balon Pompası Nasıl Çalışır?
 

İntraaortik balon pompası, ameliyat sırasında hastanın aortuna yerleştirilir. Aort içine yerleştirilen balon, kalp atışlarına ve kan dolaşımına senkronize olarak şişirilip indirilir. Kalbin kasılma gücünü destekler ve aort içindeki basıncı düzenler. Bu sayede kalbin pompalama işlevi iyileştirilir, kalbin oksijenlenmesi artar ve genel kan dolaşımı düzeltilir. Böylece, kalp krizleri ve diğer kritik durumlar için etkili bir tedavi ve destek sağlanmış olur.

Hangi Durumlarda İntraaortik Balon Pompası Kullanılır?
 

İntraaortik balon pompası, özellikle kalp krizleri, kalp yetmezliği ve kalp cerrahisi gibi ciddi kalp problemleri olan hastalar için kullanılır. Acil durumlarda, kalbin fonksiyonlarını desteklemek ve kalp yetmezliğine bağlı komplikasyonları önlemek amacıyla hızla kullanılabilir. Ayrıca, kalp cerrahisinde geçici bir destek olarak da tercih edilir. Kalp nakli, kalp kapağı ameliyatları ve damar tıkanıklıklarının düzeltilmesi gibi karmaşık operasyonlarda, hastanın hayatını korumak ve ameliyatın başarı şansını artırmak için intraaortik balon pompası kullanılır.

İntraaortik Balon Pompasının Avantajları ve Riskleri
 

İntraaortik balon pompası, kalp hastaları için birçok avantaj sunar. Kalp yetmezliği ve kalp krizi gibi kritik durumlar için hızlı bir tedavi seçeneği olarak kullanılması, hastaların hayatını kurtarma potansiyeline sahiptir. Ayrıca, kalp cerrahisi sırasında kalbin stabilizasyonunu sağlayarak operasyonun başarılı olma ihtimalini artırır. Ancak, bu cihazın kullanımı bazı riskler de taşır. Enfeksiyonlar, kan pıhtılaşması ve kanamalar gibi potansiyel komplikasyonlar ortaya çıkabilir.

Gelecekteki Gelişmeler ve İntraaortik Balon Pompası
 

Tıp alanındaki sürekli ilerlemelerle birlikte, intraaortik balon pompasının tasarımı ve kullanımı da gelişmektedir. Daha güvenli ve etkili teknolojilerin geliştirilmesi, kalp hastalıklarının tedavisinde daha iyi sonuçlar elde edilmesini sağlayabilir. Gelecekteki gelişmelerle birlikte, intraaortik balon pompasının daha da yaygın kullanılması ve yeni tedavi yöntemleri ile birleştirilmesi beklenmektedir.

ototransfüzyon

"Ototransfüzyon: Kan Nakliyle Kendi Kaynağını Kullanma Teknolojisi"

TEG-Hemostasis-Analyzer-1536x1097.jpg

Ototransfüzyon, tıbbi bir prosedürdür ve kan nakliyle ilgilidir. Bu yöntemde, hastanın kendi kanını kullanarak kan nakli yapılması amaçlanır. Ayrıca, "kendi kan nakli" veya "kendi kan transfüzyonu" olarak da adlandırılır. Ototransfüzyon, özellikle cerrahi operasyonlar öncesinde ve sonrasında kan ihtiyacını karşılamak, kan kaybını en aza indirmek ve kan nakliye bağlı riskleri azaltmak amacıyla tercih edilir.

Ototransfüzyon Nasıl Yapılır?

Ototransfüzyon, genellikle aşağıdaki adımları içeren bir prosedürdür:
 

  1. Kan Toplama: Operasyon öncesinde hastadan belirli miktarda kan örneği alınır. Bu kan, genellikle hastanın ameliyat sırasında veya sonrasında ihtiyaç duyacağı kan kaynağı olarak kullanılır.

  2. Kan Saklama: Toplanan kan örneği belirli koşullarda saklanır. Kan, uygun sıcaklık ve ortamda muhafaza edilerek kullanılacağı zamana kadar saklanır.

  3. Operasyon Sırasında Kullanım: Ameliyat sırasında, hastanın ihtiyaç duyduğu kan miktarı belirlenir. Toplanan kan, hastanın ihtiyacı olan miktar ve zamanda, damar yolundan tekrar hastaya verilir.

Ototransfüzyonun Avantajları ve Kullanım Alanları:
 

  1. Kan Nakliye Bağlı Riskleri Azaltma: Ototransfüzyon, dışarıdan gelen donör kanının kullanılması yerine hastanın kendi kanının kullanılması nedeniyle, kan nakliye bağlı enfeksiyon riskini azaltabilir.

  2. Doku Uyumluluğu: Hastanın kendi kanı, doku uyumu açısından en uygun kan kaynağıdır. Bu, bağışlanan dış kan kaynaklarının yaratabileceği reaksiyon riskini minimize edebilir.

  3. Kan Nakli İhtiyacını Azaltma: Ototransfüzyon sayesinde hastanın ameliyat sırasında veya sonrasında ihtiyaç duyacağı kan miktarı daha önceden toplanarak hazır hale getirilir. Bu da dışarıdan donör aranmasını ve beklemeyi azaltabilir.

  4. Ameliyat Sonrası İyileşme Hızlandırma: Hastanın kendi kanı kullanıldığı için vücudun bağışıklık sistemi üzerinde daha az etkisi olur. Bu da ameliyat sonrası iyileşme sürecini destekleyebilir.

Ototransfüzyon, özellikle büyük cerrahi operasyonlar, organ nakilleri, kanser tedavileri gibi durumlarda tercih edilen bir yöntemdir. Ancak, her hastanın durumu farklıdır ve ototransfüzyonun kullanımı, doktorunuzun ve sağlık ekibinin değerlendirmesine bağlı olarak belirlenir.

Elektrokardiyografi (EKG): Kalbin Elektriksel Aktivitesini Görüntülemek

ekgnedirnasilcekilirjpg_9130.jpg

EKG Nedir?


EKG, elektrot adı verilen küçük yapıştırıcı pedlerle cilde bağlanan teller veya elektrodlar vasıtasıyla kalpten gelen elektriksel sinyalleri algılar. Bu elektrotlar, farklı noktalardan gelen elektriksel aktiviteleri kaydeder ve bu veriler EKG cihazı tarafından grafiğe dökülür. Bu grafik, P, Q, R, S ve T dalgaları gibi belirli bileşenleri içerir.

EKG'nın Alt Başlıkları
 

  1. Elektriksel Kalp Aktivitesi: EKG, kalbin farklı bölgelerinden gelen elektriksel aktiviteleri kaydeder. Bu aktiviteler, atriumların (kulakçıklar) ve ventriküllerin (karıncıklar) kasılma ve gevşeme süreçlerini yansıtır.
     

  2. EKG Dalgaları: EKG grafiği, P, Q, R, S ve T dalgaları olarak adlandırılan belirli şekilleri içerir. Bu dalgalar, kalbin farklı evrelerinin ve bölümlerinin elektriksel aktivitelerini temsil eder.
     

  3. Normal ve Anormal Ritimler: EKG, normal kalp ritmini ve aritmi denilen ritim bozukluklarını değerlendirmek için kullanılır. Aritmiler, kalbin çok hızlı, çok yavaş veya düzensiz atmasını içerebilir.
     

  4. Kalp Krizi Tespiti: EKG, kalp krizi veya miyokard enfarktüsü belirtilerini tespit etmede yardımcı olabilir. Özellikle ST segmentindeki yükseklik veya depresyon gibi değişiklikler, kalp krizi olasılığını gösterir.
     

  5. İlaç ve Tedavi Yanıtı: EKG, antiaritmik ilaçların etkisini izlemek ve kardiyak tedavilere yanıtı değerlendirmek için kullanılabilir.

EKG'nın Önemi ve Uygulama Alanları
 

  • Rutin Sağlık Kontrolleri: EKG, rutin sağlık muayenelerinde kullanılır ve kalp sağlığının değerlendirilmesine yardımcı olur.
     

  • Ritim Bozuklukları: EKG, aritmi türlerini tespit eder ve hangi tür ritim bozukluğunun olduğunu belirleyebilir.
     

  • Kalp Krizi Tespiti: ST segmenti değişiklikleri ve Q dalga yükselmesi gibi belirtilerle kalp krizini teşhis edebilir.
     

  • Ameliyat Öncesi Değerlendirme: Büyük ameliyatlar öncesinde kalp durumunu değerlendirmek için kullanılır.

  • İlaç Yanıtı İzlemi: Kalp ilaçlarının etkinliğini takip etmek amacıyla EKG kullanılır.

Sonuç


Elektrokardiyografi (EKG), kalp sağlığının değerlendirilmesinde temel bir araçtır. Ritim bozuklukları, kalp krizi ve diğer kardiyak problemlerin tespitinde kritik bir rol oynar. EKG sonuçları, kardiyologların hastaların durumunu değerlendirmesine ve tedavi planlarını oluşturmasına yardımcı olur. Her ne kadar EKG'nın tıbbi bir değerlendirme aracı olduğunu unutmamak önemlidir, ancak tanı veya tedavi konularında uzman görüşü gereklidir.

bottom of page